Yolda Çevrilenler
[{"id":202502191710,"full_text":"...\nDüşünceden öncesi BİR DURUM\nHer düşünce, daha önce var olmadığı gerçeğiyle başlar. \n...\nHer düşünce, artık var olmadığı gerçeğiyle sona erer. \nDüşünceden sonrası BİR DURUM\n...\nBu iki kutup arasında ne mi bulunur?\nTüm var-oluşumuz\n...\nÇünkü ruhun yaşadığını hissedişi bile basitçe bir düşünceler silsilesidir. \n\nHatta bizim hayatta olduğumuz gerçeği, canlılığımız bile bir düşüncedir.\n\nDüşüncenin nasıl ortaya çıktığını ve hareketinin nerede başladığını tam olarak göremeyiz. \n\nKimse bir rüyanın başını, kesin detaylarla hatırlamaz değil mi?\n\nKendimizi ona kaptırdığımızı bilmeyiz ve onu yalnızca nâdiren ve tesadüfen fark ederiz, özellikle de özel bir çaba sarf etmezsek... \n\nBunun nedeni, düşüncenin bize asla kendisi olarak görünmemesi ama her seferinde bizmişiz gibi davranmasıdır.\n\nZihnin işleyişini anlamadığımızda bir düşünceyi düşünmeyiz ama onunla özdeşleşir ve ona dönüşürüz. \n\nDüşünceler, bizim yüzümüzün buruşması gibidir, bu yüzden onları fark etmek, ayna olmadan yüzümüzü görmek kadar zordur.\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1892260544226480440","created_at":"Wed Feb 19 17:10:44 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GkKoMDMXsAACELm.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"fern-plant.svg"},{"id":202502190715,"full_text":"...\nHâlâ anlamadın mı gerçekten?\nBak bir daha okuyorum:\n...\nÖnce\nSöz\nVardı\n...\nSonra\nTanrı \n\"Işık Olsun\"\nDedi\n...\nGözünü açtı\n...\n..\n.\n\n\"Tanrı\" \n Tanrı'yı yaratan bir kelimedir.\n\nİnsanların Tanrı dediği şey, \n\"BİR-i\"nin zihninde, \nTıpkı \"tuğla\" kelimesi duyulduğuna\nTuğla imgesinin ortaya çıkması gibi belirir. \n\nAradaki fark, tuğlanın bir şekli olması, Tanrı'nın ise olmamasıdır. \n\nAncak \"Tanrı\" dediğimizde, sizde şekilsiz bir şeyin görüntüsü belirir.\n\nİşte Tanrı'yı koşullu olarak görünür kılan\nTanrı zihninin\n(Akl-ı küll)\n İnsan imkânında açılan bu özelliğidir.\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1892110854717329515","created_at":"Wed Feb 19 07:15:56 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1892109990015451136/pr/img/SC2LH8yh3Pa-z9jF.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1892109990015451136/pr/vid/avc1/720x720/IYuAmWPWLVVF72fr.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"sunflower.svg"},{"id":202502181917,"full_text":"...\nTanrı her şeye kâdirdir. \nSeninle, sen olarak dilediği her şeyi yapar. \n\nDahası, seni tam da takdir edilene rızan veya itirazınla şekillendirir.\n\nAncak ona çok zekice bir şekilde, kendi zekasındaki sürpriz-bozanlarla karşılık verebilirsin.\n\nOnunla mücadele etme. \nSadece kendin sandığın şeyin \nNasıl da ortaya çıkıp kaybolduğunu izle: \n– Ve olanı biteni her şeyi, her şey olarak Taşıyan'a bırak.-\n\nGösteriden sessizce çık, kapıyı çarpmadan, kimsenin ayağına basmadan. \n\nÖyle ki kimse, senin oradan ayrıldığını bile anlamasın...\n\nBunun için hayattan vazgeçmek filan gerekmez. \nHiçbir şey yapmana veya yapmamana gerek yok. \n\nSadece olanın olmasına güzel güzel izin ver. \nHoş, iznin olmasa da olacaktır zaten.\n\nAma hey sen kontrol manyağı, \nNedense her saniye hayâlî dizginleri çekiyor ve sarhoş bir arabacı gibi başını çevirip kara göklere bağırıyorsun: \n\"Dur! Stop!\"\n\nSanki bir şey yapabilirmişsin gibi... \nSanki gerçekten varmışsın gibi...\n\nSadece Tanrı var, sadece kaynak var, sadece bu çorbayı kaynatan, bu karmaşayı yaratan güç var. \n...\nO hâlde bırak bu karmaşayı kendisi toplasın, kendi kendini çözsün ve kendi yükünü kendi taşısın.\n[V. Pelevin'den]\n","rest_id":"1891930144769786072","created_at":"Tue Feb 18 19:17:51 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1891929806163382273/pr/img/9k2R_zz7_EERUDm6.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1891929806163382273/pr/vid/avc1/720x720/xY9-J51nNpmhhN0v.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"cherry-blossom (2).svg"},{"id":202502180928,"full_text":"...\nAkışkanın akışı ne bana ne de başka bir insana bağlı değildi. \n\nAkışkan yalnızca kendine boyun eğiyordu, kulluğun ince ayarını böyle belli ediyordu.\n\nKendi içinde bir anlam taşıyor, kendine özgü bir yasaya sahipti ve bu yasa onun akışını doğal bir şekilde yönlendiriyordu. \n\nAncak, paradoksal bir şekilde, akışkanı yönetmenin latîf bir yolu vardı. \n\nEvet bunu yapmak pekâlâ mümkündü... \n\n– Buradaki benzetmem biraz zorlama olacak ama aklıma daha iyisi gelmiyor – \n\nTıpkı onun aktığı yatağın eğimini değiştiriyormuş gibi... \n\nParadoks şu ki, akışın yönünü, hiçbir irade çabasıyla değiştiremezsiniz. Ancak bir dere yatağının eğimini, sayısız şekilde değiştirebilirsiniz çünkü her yatak aslında bir illüzyon ve bir serap sahnesidir. \n\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1891781790324404681","created_at":"Tue Feb 18 09:28:21 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1891780779794976768/pr/img/zzEA9sJAr6Yi6F3h.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1891780779794976768/pr/vid/avc1/720x1280/qjoiuf3oo_E_aS8-.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower (12).svg"},{"id":202502141555,"full_text":"...\nBiz nano-robotlar işte böyle böyle yozlaşıyoruz. Yalanları ve sahtelikleri çoğaltıyoruz. Bulunduğumuz oda ortalamasına göre alçaklık emiyoruz, onunla doluyoruz. \n\n- Güvenilecek insan da kalmadı\n- Neden?\n- İnsan da aynı sinir ağıdır, sadece biyolojik bir taşıyıcı üzerinde...\n- Peki o zaman ne yapacağız? \n- Sürekli bir çaba göstermelisin. Her zaman ve her şeyde. Sen seçimlerini belirlersin, seçimlerin de yarınlarını...\n\nSen var ya sen, kendi kaynağınsın\nVe kaynak ise her zaman temiz-boş kalmalı!\n[V. Pelevin'den]\n","rest_id":"1890429624221380856","created_at":"Fri Feb 14 15:55:19 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GjwnVZIWQAAIvf1.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"peach.svg"},{"id":202502121838,"full_text":"...\nZihinle varılan hiçbir makamda mutluluk yoktur. \n\nMutluluk\nDaima \nYakınlarda \nEn yakınlardadır\n\nFakat zihin sürekli duruş değiştirdiği için, mutluluk bizden kaçıyormuş gibi hissetmeye başlarız.\n\nAz kaldı onu yakalayacağımızı düşünürüz. \n\nVe sonra bir anı ıskaladığımıza, geride kaldığımıza ve artık şansımızı kaybettiğimize hükmederiz...\n\n- İkincisi özellikle acı vericidir\n\n- Ancak tüm insani acılar gibi bu da seraplara duyulan hayali bir özlemdir. \n\nKaçırılan şey, hiç yakınlarda bile olmadı, hiçbir yerde de yoktu asla!\n\nBizler, çok eski zamanlardan beri birbirini takip eden bir dizi zihinsel duruşun solmakta olan anılarıyız sadece.\n\nBu kadim komedinin - ya da daha doğrusu durum trajedisinin - tek anlamı, her bir duruşun yapıldığı tatminsizlikten kaçıştır.\n\nKendi kendini açığa çıkaran bu yay, kaçılan şeyin tam da kaçılmak istenen şey olduğunu ve bunun sonucunda bulunacak olan şeyin de o olduğunu fark etmez. \n\nBu cehalet insanın köküdür ve tarihin sonsuz itici gücüdür....\n\nAncak yaşamımız boyunca zihnin duruşunu dahası zihinle ilişkimizi değiştirmezsek, elimizde kalan tek şey, koruduğumuz o form haline gelmek olur. \n\nGidecek hiçbir yerimiz kalmayacak...\n\n[V. Pelevin'den]\n","rest_id":"1889745996474716494","created_at":"Wed Feb 12 18:38:49 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/Gjm5jbxXwAE7Hbd.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"jade.svg"},{"id":202502121553,"full_text":"...\nEğer içimde bir vâiz yeteneği hissetseydim ve insanları kötü bir dünyadan iyi bir dünyaya geçmeye ikna edebileceğime inansaydım, ilkin bir kamuflaj maskesi takardım (yoksa kimse dinlemezdi beni), bir zırhlı personel taşıyıcısının üzerine çıkar ve şöyle bir şeyler çağırırdım:\n\n– Ey insan! \n\nEtrafındaki şeyler hoşuna gitmiyor mu? \n\nNormal insanların arasında normal normal mi yaşamak istiyorsun?\n\nBaşkalarında görmek istediğin gibi ol. \n\nAllaaseven sâdece beş dakika numara yapma, kurnazlık etme, gerçekten öyle ol. \n\nDünyanın sizi takip etmekten başka seçeneği kalmayacaktır.\n\nVarsa bir sihir işte budur.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1889704489877189067","created_at":"Wed Feb 12 15:53:54 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GjmUN_TWUAIHlK7.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"hibicus.svg"},{"id":202502071225,"full_text":"...\nBizler, bilinçli ipliklerin iç içe geçmesinden doğarız. \n\nVe onları çektiğimizde...\n\nHatta zihinsel olarak bile er ya da geç bize bir cevap dalgası geri döner. \n\nEğer beden mezarda çürürse, dalga yine de geri dönecektir, çünkü \"biz\" hiçbir zaman Tanrı denen tek bir zihinden ayrı var olmadık. \n\nVe geriye dönen bu cevap dalgaları, kendi alıcısını kendileri yaratacaktır. \n[V. Pelevin'den]\n \n","rest_id":"1887840198043599268","created_at":"Fri Feb 07 12:25:52 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1887839929331236864/pr/img/w4cTqCOO5aqo96HE.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1887839929331236864/pr/vid/avc1/720x1280/mwhZBpLXOYpwa-yo.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"floral-design (1).svg"},{"id":202502070808,"full_text":"[C*Z*B* KUŞU]\n...\nDoğumdan ölüme, sahneden çekilinceye kadar insan, kafasında türlü hayâlî yırtıcı kuşlar yetiştirir durur...\n\nVe hangisinin sert gagasıyla daha acımasızca saldıracağını ve bütün bunların arasında nasıl selâmetle yaşayacağını düşünmekle meşgul olur. \n\nÜstelik, insanın kendisi de tam olarak böyle bir kuştur. \n\nBu hayâl-etler sadece bilincimizde bir anlığına belirir ve onların neyden yapıldığı sorusuna cevap vermek mümkün değildir çünkü onlar hayâl gücünden başka hiçbir yerde yoktur. \n\nOnlar, zihnimizin bilişsel çabasından, geçmiş deneyimlerden ve türlü kavramlardan yapılmıştır. \n\nDin-darların \"Arş\" biraz açılanların \"Boşluk\" diye-bildiği şey de budur. \n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1887775383203795279","created_at":"Fri Feb 07 08:08:19 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1887774168206163968/pr/img/pUlqeNQiMShSVaCn.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1887774168206163968/pr/vid/avc1/720x1280/oRORyvoOE3MdqNLX.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"flower (5).svg"},{"id":202502051326,"full_text":"...\n– Oturun, \n\nDedi Ariel kayıtsızca. \n\n– Nasıl buldunuz? \n\nBir yaratıcıyla sohbet etmek için uygun bir mekân mı?\n\nT. masaya oturdu.\n\n– Söyleyin bana, bu salon kapı kilitliyken var mıydı? \n\ndiye sordu. \n\n– Yani şu portre, masadaki silahlar, tüm bu düzen?\n\n– Zor bir soru, \n\ndiye sırıttı Ariel. \n\n– Hem evet, hem hayır.\n\n– Nasıl yani?\n\n– Sizin dünyanız benim dikkatimin enerjisiyle yaratılıyor. Bir detaya ilgi gösteriyorum ve o detay ortaya çıkıyor. Bu yüzden, biz buluşmadan önce bu oda yoktu diyebiliriz. Öte yandan, onu oluşturan tüm unsurlar zaten benim ilahi zihnimde mevcuttu. Bu yüzden, bir anlamda, bu oda zaten o zamanlar da var sayılır.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1887130576370458707","created_at":"Wed Feb 05 13:26:05 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GjBvQFZXAAAvsS0.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"lavender (3).svg"},{"id":202502011255,"full_text":"[DÜŞ-PEŞ-İ-ME]\n\n- Af edersiniz amiral... Bunu daha önce gördüm.\n\n- Tabii ki. Yapay zekan olan sinir ağı seni yeni bir göreve hazırlıyordu. \n\nAnne Lucilia koordinatları bir hafta önce gönderdi.\n\n- Peki, Roma'da işkence ettiğim Hristiyan kız kardeşler ne olacak?\n\n- Muhtemelen bu, senin hafızanın yapay zeka tarafından optimize edilmesiydi.\n\n- Öyleyse onlara arenada işkence ettim mi etmedim mi?\n\n- Söylemesi zor\n\nDedi Lomas. \n\nYapay sinir ağı senin için böyle bir rehabilitasyon rotası seçti ve şimdi bu senin öznel geçmişin. \n\nParadoks dersinde hani...\n\nSebebin nasıl olup da sonuçtan önce gelebileceğini soruyordun ya\n\nİşte sana taze bir örnek.\n\nGerçek şu ki, beyin için sebep ve sonuç sadece anılardır. \n\nVe anıların sırası özneldir.\n\nÖnce hangisini hatırlarsan, o önce olur.\n\nYANİ HAFIZA ŞU ANDA OLUŞTURULUR VE SEN ONU, YOLCULUK DENEYİMİN İÇİN EN ANLAMLI OLACAĞINI DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ YERE YERLEŞTİRİYORSUN!\n\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1885673407540318394","created_at":"Sat Feb 01 12:55:49 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1885671971549011968/pr/img/P3FrrIn0qkQZ1gKF.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1885671971549011968/pr/vid/avc1/1280x720/4ackUkmXQjBkbrcW.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"flower.svg"},{"id":202502011028,"full_text":"...\nHer şey her an değişiyor ve her an dünya, bir saniye öncekinden veya sonrakinden farklı koşulların toplamını temsil ediyor. \n\nİlişki kurduğumuz insanlar da sürekli değişiyor ve zihinlerinin o anki kesitine hangi düşüncelerin düştüğüne, \"nasıl estiğine\" bağlı olarak farklı davranıyorlar. \n\nBu yüzden, dünyayla buluşmamızın zamanını ve mekânını seçerken, tamamen gerçek bir büyüyle uğraşıyoruz, belki de mümkün olan tek büyüyle çünkü her seferinde tam olarak hangi dünyaya adım atacağımıza karar veriyoruz. \n\nBir dünyada pencereden düşen bir begonya saksısı veya köşeden hızla çıkan bir kamyon bizi beklerken, başka bir dünyada bir Yabancı'nın şefkatli gülümsemesi veya kaldırım kenarında kalın bir cüzdan bizi karşılayabilir... \n\nVe bunların hepsi aynı sokaklarda olur. \n\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1885636228361453583","created_at":"Sat Feb 01 10:28:04 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GisgIJZWgAANCdF.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"floral-design.svg"},{"id":202501291128,"full_text":"...\nKi beni bugün bile şaşırtan şey şu:\n\nİki beyin kasasında aynı rafta duran iki serebral konteyner:\nİKİ BİLİNÇ\nAma biri cehennemde\nDiğeri cennette.\n\n- Neden şaşırdın yani bu ne niçin bu kadar çarpıcı geldi sana?\n\nÇünkü cennet ve cehennem dışarda iki mekan olmaktan çok, beynin, kablolardan gelen sinyallerden ürettiği şeyler. \n\n- Öyleyse beyin, neden dürtü olarak okuduğu her sinyal dizisinden, kendisi için sürekli cennet yaratmayı öğrenemiyor? \n\nBöyle bir şey bizim yararımıza değil mi? \n\nVe bu sadece sinyalin içsel olarak yeniden kodlanması meselesi...\n\nAma beyin böyle bir şey yapmıyor! \nPek çok kişiye göre, bu, kadınların rahim sandığının kapılarını, bizi, bu karanlığa mutlu olmamız için değil de başka bir sebeple dünyaya açtığını gösteriyor. \n\nAksi takdirde insanlık, koşullara bakmaksızın mutluluğa ulaşmayı çoktaaan öğrenmiş olurdu.\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1884564198195122443","created_at":"Wed Jan 29 11:28:13 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1884564037645512705/pr/img/GhmOIxdYEKi7uxP6.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1884564037645512705/pr/vid/avc1/500x624/A9obYSTtFz8bqzPI.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"sunflower.svg"},{"id":202501231757,"full_text":"...\nTarih boyunca \nTürlü coğrafyalarda\nHakikatin hep en yeni güncel versiyonu çıkmıştır\n\nÇıkmasa da îcâd etmek gerekirdi,\nYeni sembollerle yeniden paketlenmiş olarak...\n\nBunlar arasında ortak olan tek şey, bunların hiç-yoktan ortaya çıkmaları ve hiçbir iz bırakmadan yok olmalarıdır. \n\nKeşfedilen her şey, kendinden çok önce üretilmiştir. Özellikle de sözde \"üretilmemişlik\".\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1882487833065054431","created_at":"Thu Jan 23 17:57:28 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1882487699048747008/pr/img/BQlIYu_p99GFWy-n.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1882487699048747008/pr/vid/avc1/1080x1470/Xq7XwNt31m6HYmDb.mp4?tag=14","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"flowers (2).svg"},{"id":202501221440,"full_text":"•\nBazı manevî uygulamaların son-ucunda\nKişilk-ego-nefsin gelecekte bir gün yok olacağını düşünmek, ona şimdi kalıcı bir gerçeklik atfetmek anlamına gelir. \n\nOysa kişilik aslında arzu ve korku duyduğunuzda, her seferinde yüzünüzü ekşittiğiniz ya gülümsediğinizde ortaya çıkan sâdece bir yan etkidir. \n\nKendi yansımalarınız üzerine düşünmeyi bıraktığınız anda yok olur. \n\nBir nev'i koltuk altı kokusu gibidir...\n\nKendinizi temizlemeye zaman ayırdığınız her seferinde kaybolur, kutsal temizlik yolculuğuna başladıktan yıllar yıllar sonra değil.\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1882075903187878262","created_at":"Wed Jan 22 14:40:37 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/Gh56AL6XsAA85YX.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"wreath.svg"},{"id":202501171852,"full_text":"•\nBir-Tanrı,\nSeni-beni-bunu-şunu, kendisinden ayrı bir şey olarak yaratmaz asla. Ayrı kıyafetlerle sahneye çıkan aynı oyuncu gibi, sırayla rolümüzü canlı canlı oynuyor. \n\nYaygın olarak \"kişi\" olarak adlandırılan şey, çıkarmayı ölüme ertelediğimiz, bir sahne kostümünden başka bir şey değildir.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1880327268825985161","created_at":"Fri Jan 17 18:52:10 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GhhDrw6XAAAm-Sd.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"flower (4).svg"},{"id":202501061131,"full_text":"•\nMaddi Evren'in gelecekteki durumu şu anla belirlenir ve beyin sadece maddi bir nesnedir o da aynı havayla var görünmektedir.\n\n\"Ben ve benim düşüncelerim\" esintisiyle dolup taşan diğer tüm maddi neyseneler, sadece çok uzak geçmişte meydana gelen olayların doğal bir sonucuyuz.\n\nÖzgür irade mi?\nO dediğin aslında sadece cehâletin eş anlamlısıdır ve henüz kimsecikler, zihnimizde gerçekleşecek önceden belirlenmiş olayları ve onların etkilerini hesaplayabilecek kuantum bir bilgisayar inşa edemediği için bu böyledir.\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1876230164759060846","created_at":"Mon Jan 06 11:31:44 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/Ggm1ZCtWEAAazQR.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower (4).svg"},{"id":202501030730,"full_text":"Hiç yazılmamış şiirler vardır, \nSâkin bir günde\nGök-yazısı gibi zihinde süzülürler: \n\nGüneş göz kırpar\nVe ilk söz yavaşça batıya doğru kayar\nSon harfleri dilde erimeye başlar\n\nGeriye kalan şey \nBasîretin saf mavisi\nNe bir bulut\nNe bir yaşanmışlık tesellisi\n[A. Kadrî]\n\n- İkinci-alaca-karanlık-\nDerinleşerek uykuya döndü\nRüyaya dalan gece:\nArınma ve unutulma\nSaf kayıtsız\n\n- İlk-alaca-karanlık-\nŞafak olan sabah\nSabah olan gün\nGün \nUğurlayıp sabahı\nDoludizgin koştu yorgun akşama\nBir bir harcanmış akşam olacak \nBir nice gün\n\n- İkinci-alaca-karanlık-\nZamanın bir diğer alışkanlığı: \nGece\nVakit, geceyi mi giyindi ne?\nArınma ve unutulma\nSaf kayıtsız\n\n-İlk-alaca-kar-anlık-\nSeher vakti\nSinsi şafakta\nYunanın tedirginliği:\nHerakletios'un nehri\n-İki değil- zevki\n\nBu nasıl bir kurmacadır?\nOlacak olanın \nOlmakta olanın \nHem olmuş olanın\nBirbirine bağlandığı o ip nedir?\n\nBu nasıl bir ırmaktır?\nCennet dereleri bile içinden akmaktadır\n\nKaynağı akıl almaz bu ırmak nerededir?\nHangi ırmak aparır efsaneleri ve kılıçları?\n\nArtık uyusam de nâfile...\n\nRüyada, çölde ve bir mahzende akar\nIrmak beni kapar\n\nDeğil mi ki taşınıyorum\nİşte şimdi o ırmak oluyorum\n\nMaddeme pek değer vermiyorum\nLetâfetten yoğrulmuşum\nÂnın örtülü karanlığından\nGizemli zamandan\n\nBahar içimdedir benim\nKim bilir belki de bendedir suyun kaynağı \nBelki de ölümlü ve asılsız zaman\nDoğar hep, benim karanlığımdan\n\nGölgemden \nÇıkar\nHayali\nGünlerin\n\n[Z'nin Borges zevkiyle]\n\nFilm Yakıcılar öğretisine göre, dış dünya iç dünyanın bir yansımasıdır ve bu dünyayı yaratan projektör, Manitu'nun elinde değil, insanın kendi içinde, mağaranın en kuytu yerinde, incir çekirdeğindeki ışık patladığındadır. Bu projektörün ışığı, herkeste bir olan Manitu'nun ışığıdır. Ancak, bu ışığın geçtiği \"film\" her insanda farklıdır ve herkes kendi yanılsamalı dünyasında, yalnızlıktan muzdarip yaşar. Bu zevkin biricik manevi görevi, bu \"filmi\" bulup yakmaktır.\n[V. Pelevin'den]","rest_id":"1875082400620798036","created_at":"Fri Jan 03 07:30:56 +0000 2025","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GgWee0fWAAAQwMG.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"lavender (2).svg"},{"id":202412131307,"full_text":"...\nŞâyet bâtında ulvî ve mahfî, yüksek ve gizli olan aşkın manânın, senin \"ben\"inin karanlık mahzenlerine girmesini, okyanusun damlaya sığmasını istiyorsan...\n\nİlkin bir öz sevgi ile kendini sevmeli sonra da yüzeyde dalga formunda görünen kendi şahsında, merkez kaynaktaki zatın için haşmet ve hayretle saygı beslemeli ve bilinmeyen önünde sessiz bir eğilmeyle boyun eğmelisin \n-Rükû-\n\nOrada kalmayın dalganın varlığından geçerek\nOkyanusu kabul etmelisin\n-Secde-\n\nBu eğilmelerin, kimselerin bu nevi ibadetlere ihtiyacı olduğunda filan değil...\n\nBurada fiziksel etki gibi basit bir akış iş başında: \n\nAkciğerlerin temiz hava çekebilmesi için içlerinde bir vakum yaratılması gerekir\n- bu yüzden veriyoruz\n\nAğzına kadar dolu bir bardağı dolduramazsınız değil mi? Boş olması gerekir. \n\nYerde açık-boş-hazır olana \nGökte âlemler eğilir.\n\nHer an her şey olmaya hazır\nGizli Hazine\n\"El-fakru fahrî\"\nYokluğum iftiharımdır\nZikrindeki bir aynaya açılır\nÂkıbet ondan saçılır\n...\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1867556939657318793","created_at":"Fri Dec 13 13:07:26 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GerjPQZWcAAvapS.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower (9).svg"},{"id":202412080603,"full_text":"İnsan beyni çok karmaşık bir yapıdır, evlat. Farklı katlarda bir sürü anlaşılmaz şeyin gerçekleştiği devasa bir makam. Bu makamı, istediğin kadar kandırabilirsin, ama ona kandırıldığını fark ettirmemelisin.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1865638317091409939","media":{"sira_no":1115,"parca_adi":"Güzel âşık","seslendiren":"A. Kadrî","url":"https://www.mediafire.com/file/hxk5kdo5j4k1e0q/demedimm_kadri.mp3","share":"https://benolanben.com/dinle/baska&1115"},"created_at":"Sun Dec 08 06:03:31 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GeQTadsXUAEiAZW.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"sakura (3).svg"},{"id":202412010700,"full_text":"Hak yolun harâmîlerinin, türlü dolandırıcıların ışığa giden en kısa yolun...\n\nSâdece kendi dükkanlarından geçtiği ve hiçbir durumda komşularının dükkanından geçmediğine dair verdikleri güvence...\n\nHayatlarını kazandıkları kirli bir ticaretten ibârettir. \n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1863115939425697971","created_at":"Sun Dec 01 07:00:29 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GdseEagW0AALL7C.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flowers (3).svg"},{"id":202411181640,"full_text":"İnsan, kökü Allah'a dayanan bir bitki gibidir. \nKökümüze döndüğümüzde kaynağı görüyoruz. \nMeyveye durduğumuzda, kişisel konularda çiçek açmak, koklamak ve arı çekmek için onu tamamen unutuyoruz.\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1858550812492075486","created_at":"Mon Nov 18 16:40:18 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/Gcrj0jWWoAsFFoT.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"jade.svg"},{"id":202411160857,"full_text":"\"İçsel dinginlik, gürültüyü kendi içinizde sulamayı bıraktığınız anda yayılmaya başlar ve bütün soruların sahibini yutar\" diye yanıtladı cânım efendim, ardı arkası kesilmeyen sorularımdan birini...\n\nAntik çağ büyücülerinin, uğruna çabaladıkları şey, bu bireysel durgunluk eşiğine ulaşmanın nihai, dramatik finali ve son-ucuydu. \n\nÖzellikle yetenekli bazı sihirbazlar, arzulanan hedefe ulaşmak için yalnızca birkaç dakikalık hareketsizliğe ihtiyaç duyarlar. \n\nDaha az yetenekli olan diğerleri ise arzu edilen sonuca ulaşmak için çok daha uzun bir sessizlik süresine ihtiyaç duyarlar. \n\nArzu edilen sonuç, sihirbazların dünyanın durması olarak adlandırdıkları şeydir; etraftaki her şeyin, her zaman göründüğü gibi olmaktan çıktığı o bir an...\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1857709535986585808","created_at":"Sat Nov 16 08:57:22 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/Gcfo9tPWAAAkT70.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"rose.svg"},{"id":202411091315,"full_text":"Bizler \nSen-ben-o\nGörünmez sicimlerin içiçe geçmesiyle,\nBilinçli ışıktan iplerin örgüsünden doğarız\n\nNÛR üstüne NÛR olarak var görünen canlılarız\n\nVe bu ipler, bizim elimizle çekildiğinde -zihinsel olarak bile- er ya da geç bir cevap dalgası geri döner bize.\n\nBir dağa benzerse insan\nAks-ı sâdâ duyacaksın\n \nBir süreliğine kullandığımız beden mezarda çürüse bile, dalga yine de geri dönecektir çünkü \"biz\" Tanrı denen tek zihinden ayrı olarak asla var olmadık. \n\nBu karşılıklı dalgalar illâ kendi alıcılarını kendileri yaratacaktır. \n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1855237882551677299","created_at":"Sat Nov 09 13:15:54 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1855237057880133633/pr/img/u-dtu6ops4h6_qa8.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1855237057880133633/pr/vid/avc1/576x1024/HyxhC0TeZvTvAekA.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"flower.svg"},{"id":202410290915,"full_text":"Yeni bir manzaranın anlık görünümü: \nO neyse odur ve siz ona öylece inanırsınız,\nOlduğu gibi bütünüyle... \n\nMaalesef sâdece üzerine kelimeleri yapıştırmaya başlamadan önceki birkaç saniye boyunca.\n\nSaf, bozulmamış algının o geçici anı! \n\nZihin etiketleme, kategorize etme ve genel olarak kelimelerle tarif derdiyle işleri bozma, akıştan bir an alıp uygun paketlerde dondurup saklama işine girişmeden hemen önce...\n\nBirisi çıkıp:\n\"İşte açıkça modern yaşamın varoluşsal korkusunun bir metaforu\" demeden önce soyut bir sanat eserinin tadını çıkarmak gibi.\n\nO değerli saniyelerde, sadece bir manzaraya bakmıyorsunuz; evreni en ham haliyle deneyimliyorsunuz. \n\nSonra, ne yazık ki, kelimeler geliyor ve \"Ahanda burası piknik yapmak için güzel bir yer gibi görünüyor,\" veya daha kötüsü, \"Bunu Instagram'a koymalıyım\" \"Görülmezsem yok sayılırım\" diye düşünmeye, sizi yutan balığın karnına geri dönüyorsunuz.\n\nTanrı kendisi hakkında şöyle der:\n\"Ben var olanım\"\n\"Olduğunda bir anlığına öyle görünen\" \n\nBu en bilge büyü sadece \"öyle söylendiği esnâda\" geçerlidir demek gibidir – çünkü söylendiği anda Tanrı o sözün söylenişindedir, söyleyenden sözden bağımsız olarak öyle söyleyiş..\n\nBu yüzden hermitlerin dediği gibi \"Tanrı'nın sakalından tutmak imkansızdır\"\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1851191181113245976","created_at":"Tue Oct 29 09:15:45 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1851190348170616832/pr/img/DfqKBz31i-FnVqG0.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1851190348170616832/pr/vid/avc1/500x800/RIbexLVAwk6_h_2E.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"jade.svg"},{"id":202410270952,"full_text":"- Hangi sapak çıkmaz sokak değil ki?\n\nHayat ağacının her bir dalı, bir çıkmaz sokağa çıkar. \n\nSâdece bazıları daha yakında, bazıları daha uzakta oluyor. \n\nHem nedir ki insan? \n\nKendi montaj kodunu yürütmek için programlanmış ve her yirmi yılda bir yeniden yazılan, saçma sapan şeyler uğruna boyun eğerek, hiç şikayet etmeden sessizce ölmesini gerektiren bir kültürle yüklenmiş hormonal bir robot. \n\nDaha başka ne gibi bir çıkmaza ihtiyacın var?\n\n- Ama insanlar kendilerini bu şekilde düşünmezler...\n\nKesinlikle öyle. \n\nÖlümsüz ruhların taşıyıcıları olduklarını, komünizmi, liberal demokrasiyi, rüzgâr enerjisini veya Tanrı'nın yeryüzündeki krallığını inşa ettiklerini düşünüyorlar. \n\nAma biyolojik bir insan, bir ucundan tutuşturulmuş kibrittir işte!\n\nOrasını burasını kesmesi ya da dikmesi, silahlı çatışmada ölmesi ya da hayatta kalması o kadar da önemli değil nihâyetinde...\n\nÇünkü nasıl olsa ötesine geçemediğin o biyoloji, atmosferde yanacak.\n\nÖyle ya da böyle, soluduğu hava tarafından solunacak, üstünde gezdiği yer tarafından yenilecek...\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1850475585035784253","created_at":"Sun Oct 27 09:52:14 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/Ga41tlvXIAALwhz.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"iris.svg"},{"id":202410220806,"full_text":"– Kim bilir ne çok şey istemişim çocukken. \nBilirsin hani derler ya: \n\"Kıyma geri çevrilmez\"\n\n– Çevrilmez...\nAma aynı et parçasını alıp kıyma makinesinin üstüne koymak çocuk oyuncağı. \n\nBunun geri çekilen kıymadan farkı ne olacak ki? \nSadece ete harcadığın para.\n\n– Ama bu kendini kandırmaca olmaz mı?\n\n– Japon samurayları bir zamanlar demişler ki\nDünyada tek bir gerçek var: \nÖLÜM\nGeri kalan her şey \nİnandığımız yalanlar\n\n– Ya mutluluk?\n\nMutluluk her zaman bir kendini kandırma. \n\nVe bu kendini kandırma, hassas ve yaratıcı bir yaklaşım gerektiriyor:\n\nKendini kandırma ve kandırılma istekliliği. \n\nŞu şarkıyı da bilirsin:\n \" Zirveye varan çok yol varsa da gerçek bir \"\n\n- Peki bu sözler ne hakkında? \n\nŞöyle ki: \nElinde imkanlar olduğunda, özel bir yolu dikkatle seçmeye odaklanmak mantıklı gibi... \n\nOysa gerçek ancak zamanı geldiğinde hiçbir yatırım yapmadan bulacak sahnesi geleni.\n\nGerisi kazaya müsait hâle gelmek gibi...\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1848637147852472341","created_at":"Tue Oct 22 08:06:56 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1848626691695886336/pr/img/wopYF9b-ffPkVB_D.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1848626691695886336/pr/vid/avc1/720x720/UxW5O5WXZTVgL5kZ.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"lavender (1).svg"},{"id":202410191143,"full_text":"Cehennem sâkinleri çoğunlukla birbirlerini yemekle meşguldü ve hemen aynı cehennemde yeniden doğuyorlardı, bu nedenle bedenin ölümü bile ruhsal karanlıktan kurtulmaya yol açmıyordu.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1847604479903817871","created_at":"Sat Oct 19 11:43:29 +0000 2024","url_photo":null,"url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"flower (12).svg"},{"id":202410181435,"full_text":"Şimdi o anı düşünüyorum ve o anda kesinlikle, geri dönülmez bir şekilde mutlu olduğumu fark ediyorum. \n\nHoş o esnada elbette bunun farkında değildim.\n\nDaha doğrusu fark etmiştim ama doğru şekilde değil. \n\nBana öyle geliyordu ki mutluluk sisi ileride beni bekleyen bir şeyin ipucunu veriyordu, sanki mutluluk vaat ediyordu... \n\nAma o ilerisinin hiç gelmeyeceğini nerden bilebilirdim.\n\nBugün, şimdi bunu anladığım, otuzlu yaşlarımın zirvesinde, mutluluğun, mutluluğunuzun olasılığına ve uygulanabilirliğine inandığınız o saniye meknûz olduğunu söyleyebilirim, beynimde yanıp sönen böyle tuhaf bir öz-yinelemeli döngü. \n\nVe muhtemelen arasında dolaştığımız aynalarda başka bir şey de yoktu, sadece bir an!\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1847285409119674664","created_at":"Fri Oct 18 14:35:37 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GaLfvQNXAAAVL7h.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"sunflower.svg"},{"id":202410170600,"full_text":"- İnsan dünyayı keşfeder.\n\n- Okulda size böyle mi söylediler. \n\nİnsan hiçbir şey bilmez. \nO sadece kendisine bilerek gösterilenleri algılar. \n\nYargılarla sarılı bir paketi açar...\n\n- Kim tarafından? \n\nMerkez sandığınızın çevresi:\nDoğa ve kültür\n\n- Ve bizim düşünürlerimiz, barış içinde yaşayıp gitmek varken insanların neden savaştığını merak ediyor? \n\nSahi neden birbirimizi öldürüyoruz? \n\n- Çünkü ölüm onların doğal varış noktasıdır. Ve insanın tek gerçek özgürlüğü erken ölmektir. \n\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1846793265687011391","media":{"sira_no":307,"parca_adi":"Ya Hizir","seslendiren":"T. Kavut","url":"https://www.mediafire.com/file/rwjyll6l9kg11ix/yahizir_tkavut.mp3","share":"https://benolanben.com/dinle/baska&307"},"created_at":"Thu Oct 17 06:00:00 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GaEgoA5WAAEEVRZ.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flowers (4).svg"},{"id":202410150838,"full_text":"• Bir numaralı denek, gerçekliğin maddi dünya olduğuna inanıyor: \n\"Kuş gerçekten var\"\n\nVe iki numaralı denek, gerçekliğin televizyonda gösterilen maddi dünya olduğuna inanıyor: \n\"Gerçekten televizyonda görünüşte bir kuş var\"\n\nYa siz?\nTelevizyonun da zihinde olduğunu biliyor\nHer ikisini de destekliyoruz.\n[V. Pelevin zevkiyle]\n\n","rest_id":"1846108337487700039","created_at":"Tue Oct 15 08:38:21 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GZ6xedOWwAAkmP8.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flowers (6).svg"},{"id":202410031422,"full_text":"[TERCÜME NOTLARI'NDAN]\n\nBilimin, dünyanın modellerini yarattığını ve bunların zamanla demode olduğunu söylüyorsunuz. Ve aslında mutlak anlamdan hiçbiri gerçek değil. \n\nPeki gerçek nedir? \nNerededir?\n\nHer şeyi açıklığa kavuşturmak için uzaktan başlayalım.\n\n- Sizce dünyamız nereden geldi?\n\n- İçinde yaşadığımız yer mi?\n\n– Toplumumuzu mu kastediyorsun? Ya da...\n\n- Genel olarak her şey. Toplum, dünya, güneş, yıldızlar ve diğerleri...\n\n- Şey... Sadece genel hatlarıyla biliyorum. \nUzun zaman önce \"Big Bang: Büyük Patlama\" oldu.\n\nBir şey patladı ve farklı yönlere uçtu\n\nTanya elleriyle önünde bir tür havai fişek gösterisi yaptı. \n\n- Biz de uçuyoruz. Gittikçe daha uzağa uçuyoruz.\n\n- Bahsettiğiniz şey çok yeni, insanın geçen yüzyılda yarattığı bir evren modelidir\n\n- Tüm modellerin zamanla eskidiğini biliyor musunuz? Bu her yüz yılda bir olur. Hatta daha sık. Doğru gibi görünen her şey eninde sonunda çöpe dönüşüyor. İstisnasız hepsi. Kanun budur.\n\n- Peki neden?\n\n– Mesela insanlar eskiden Dünyanın düz olduğuna inanırlardı. Ve Güneş onun üzerinde uçuyor. Ama artık Dünya'nın Güneş'in etrafında döndüğünü kesin olarak biliyoruz. \nBu bilgi de çöpe atılacak mı?\n\n- Çoktan atıldı bile\nDiyerek sırıttı. \n\n- Sadece okul yılları geçti ve artık konuyu takip etmiyorsun.\n\nBugünün ünlü fizikçilerinin çoğu, dünyanın ve kendimizin bir bilgisayar simülasyonu gibi bir şey olduğuna inanıyor. \n\nVe bununla ilgili olarak, bir kısmının diğerinin etrafında döndüğünü söylemenin bir anlamı yok çünkü simülasyonlarda sadece hesaplama kodları var. \n\nBir simülasyonu analiz ederken yalnızca doğrudan deneyiminizi yansıtan fenomenolojik bir açıklama anlamlıdır.\n\n- Feno... feno ne?\n\n– Yani algılananın en belirgin katmanı gibi. \nBir şeyleri görme şeklin. \n\nDolayısıyla yeni bilimsel gerçek, Dünya'nın düz olduğu ve Güneş'in onun üzerinde uçtuğudur. \n\nGeriye kalan her şey, örneğin çok yüksek bir yerden bakıldığında Dünya'nın yuvarlak görüneceğini tahmin etmeyi mümkün kılan hesaplamalı formüller ve matematiksel modellerdir. \n\nAncak bu onun yuvarlak olduğu ya da gerçekten var olduğu anlamına gelmez. \n\nSanal gerçeklik gözlüklerinde gördüğünüz her şey yalnızca algınızda belirir.\n\n- Öyle mi?\nDiye kuşkuyla sordu.\n\nSorumu tekrarlayacağım; \n\n- Az önce konuştuğumuz her şey nereden geliyor? Dünyalar, simülasyonlar, uzaylar? Bütün bu fikir ve düşünceler?\n\n- İnsan beyninden mi?\ndiye kekeledi.\n\n- Kesinlikle. Evren denilen şeyin tamamı, zihnin açıklamalarıyla yorumlanan fiziksel bir algıdır. \n\nAlgı organlarımız milyonlarca yıldır değişmedi. \n\nDeğişen şey bizim anlayışımızdır. \n\nİçimizdeki google glass, gördüklerimizin üzerine bu konuda bildiklerimizin -daha doğrusu bildiğimizi sandığımız şeylerin- toplamını bindiriyor ve ortaya tüm bilimsel, kültürel ve politik yönleriyle başka bir insan evreni modeli çıkıyor. \n\nSizce bu modellerden hangisi en iyisi?\n\n- Bilmiyorum.\n\n- Hiçbiri\n\n- Ama her biri dünyayı benzersiz bir şekilde görmenize izin verdiği için farklılar. Ve onu belli bir şekilde etkilemenize. Unutma, bu önemli.\n\nTanya başıyla onayladı.\n\n- İnsanların dünya modelleri sürekli değişiyor\n\n- Örneğin bir kedi google glass takmaz. Son on bin yıldır hiç değişmemiş olan başka bir boyutta yaşar. İnsan dünyası kedinin dünyasıyla aynı değildir. Sadece insan beyninde ortaya çıkar ve var olur. Ve başka hiçbir yerde. Anlaşıldı mı?\n\n- Bence anlaşıldı.\n\n- Şimdi söyleyin bana, insan beyni nereden geliyor?\n\nTanya bir an düşündü - ve sonra gülümsedi.\n\n- Peki, nereden...\n\nVe parmağıyla karnının olduğu bölgeyi işaret etti.\n\n- Aynen öyle, dostum\n\n- Kesinlikle \"Yaşam Kuyusu\" \n\n- İnsan beyninin içinde neyin, nasıl ve neden ortaya çıktığı konusunda sonsuza kadar tartışabiliriz. \n\nAma beynin nereden geldiği konusunda tartışmak zor. \n\n[V. Pelevin]\n\n","rest_id":"1841846280915411435","created_at":"Thu Oct 03 14:22:27 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1841845968188141568/pr/img/Ds7KZ0Iui28jwEA_.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1841845968188141568/pr/vid/avc1/720x890/hDLbHMs45FlIgiAB.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":true,"flower":"floral-design (2).svg"},{"id":202409180853,"full_text":"Tanrı'yı her zaman, var olan her şeyi yiyip bitiren, her şeyi kendisine çeken dev bir kara•delik olarak düşündüm; şimdi ben de sonsuz bilincin karşı konulamaz dinginliğinin cazibesine kapılıyorum, O'nun yüce sunağına seve seve çekiliyorum.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1836327607643623536","created_at":"Wed Sep 18 08:53:13 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1836324743642849280/pr/img/tJnYO83ErsWDvURo.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1836324743642849280/pr/vid/avc1/500x240/1Wyw09ZTm9hcnyvJ.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"ginger-lily.svg"},{"id":202409020649,"full_text":"Göklerin ve yerin nuru O'dur...\n[Nûr:35'den]\n\n'IŞK\nDokunulmazdır ama bize dokunur\n'IŞK\nGörünmezdir ama görmemizi sağlar\n\nÇok alıştık diye küfrân-ı nîmet eyleme\nGözünün nûruna hemen elhamdulillah de\n\nOrada hiçbir yıldız yok...\nOnları öyle boyayan yalnızca buradaki bilincin ışığı var. Daha ne arıyorsun kardeşim? Manevi uygulama imkansızdır çünkü bu ışık bu hâliyle ve her hâliyle mükemmeldir. \"Kendini\" veya dünyayı geliştirmek, bir rüyayı tamir etmek gibidir... Oysa bir rüyada gerçeği bulamazsın. Gerçek, rüyayı görendir, komik olanı rüya başlayana dek öyle bir şey de bulunmaz!\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1830498207878586465","created_at":"Mon Sep 02 06:49:16 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GWc8a1JXgAAA6a0.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"peach.svg"},{"id":202408281309,"full_text":"İlk başta orkestranın susmasını ve sadece bir flütün kalmasını istediysem de sonra, büyülü flüte bile gerek olmadığını fark ettim...\n\nZira en iyi müziğin sessizlik olduğunu ve en seçkin zevkin, dinlenen kişinin içinde kaybolduğu huzur hâli olduğunu anlamıştım ve hâliyle büyülü flütle bile sessizlik çalınamayacağı için huzurun kaynağı olan en içteki doğamız kelimelerle ifâde edilemezdi.\n\nAma dünyevî insan bunu bilmezdi çünkü böylesine bir huzura hiç ulaşmamıştır ve bu kelimeyle adlandırdığı şey, başına geçirdiği ateşten gömleğin yüz dereceden yetmiş beş dereceye kadar soğumasıdır.\n\nOysa sessizlik öyle mi?\nOrada ne baş vardır ne de gömlek\nVarsa yoksa huzur...\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1828781878565814459","created_at":"Wed Aug 28 13:09:11 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GWEeE-NWcAAqfZz.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower (11).svg"},{"id":202408191213,"full_text":"Gerçek, yüzde yüz inandığınız herhangi bir illüzyondur\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1825506297891991602","created_at":"Mon Aug 19 12:13:12 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GVV_C0RWcAEEvso.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"rose.svg"},{"id":202408181739,"full_text":"Gerçek mutluluğu tanımakla meşgul olan bilge, kendisini zaten ölü olarak görür ve her nefeste bir önceki halinin tamamen ortadan kaybolmasını seve seve kabul eder.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1825226133874614628","created_at":"Sun Aug 18 17:39:56 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GVSARlJXgAAvMKQ.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"floral-design (1).svg"},{"id":202408171715,"full_text":"- Bir kapak kızı ilginizi çekebilir mi? Ve genel olarak, güzel bir kız ilginizi çekmek için ne yapabilir, elbette güzel görünüşü dışında?\n\nFotoğraf her zaman yalan söyler çünkü bir poz, bir yüz ifadesi, bir yüz buruşturma gibi kısacık bir an için var olan bir şeye, bir anı olarak sonsuza kadar var olma statüsü verir. \n\nMuhtemelen bu yüzden İslam'da insan yüzlerini tasvir etmeye pek sıcak bakılmaz.\n\nAnda olanı canlı akıştan koparıp, anı şeklinde dondurmalar ne yapsanız aldatıcıdır.\n\nBu bir nevi, zamanın ötesinde olan tanrı statüsüne bir tecavüz gibidir. \n\nYani kapaktaki güzel kıza baktığınızda aslında hiç yaşanmamış bir şeyi görüyorsunuz. \n\nTam da bu nedenle tüm bu fotoğrafların asla gerçekleşmeyecek bir şeyi vaat eden reklamlarla bu kadar yakından ilişkilendirilmesi semboliktir.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1824857549616673240","created_at":"Sat Aug 17 17:15:18 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GVMxaoXXgAIugIu.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower (6).svg"},{"id":202408141556,"full_text":"Hiç kimse çekebilmez, pektir feleğin yayı\nTamir ederim sanma, bulamazsın arayı\nYoğu var gösterir, bilen çıkmaz muammayı\nBir ulu imârettir, alma başa sevdayı ❞\n\nKendini ya dünyayı iyileştirmek bir rüyayı tamir etmek gibidir. Oysa rüyada tamir abesle iştigaldir; rüyayı, rüya olarak görmek yeterlidir.\n\nVe bir rüyanın içinde gerçeği de bulamazsın zira gerçek, rüyayı gören şeydir!\n\nAynalarla örülü bu dünya filminde, fizik bilenlere ışık oyunlarını açık edecek basit bir işaret:\n\nBir aynanın önüne bir mum koyarsanız yansıması aynada görünecektir. Ancak nasıl yaparsınız bilmem ama bir şekilde aynaya bir mumun yansımasını koyarsanız, o zaman fizik yasalarını ihlal etmemek için, mumun aynanın önünde boşluktan görünmesi gerekecektir.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1823750438425944449","created_at":"Wed Aug 14 15:56:02 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1823749769941950464/pr/img/SMDUwP9K9uFxPyOp.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1823749769941950464/pr/vid/avc1/720x720/VpR9aJiZdAIO2YMt.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower-pot (1).svg"},{"id":202408141133,"full_text":"Bir aksiyon filmi izlediğinizi ve kimin kimi vuracağına sizin karar verdiğinizi düşünün. Ana karakterin ilk silahlı çatışmada öldürülmesini seçerseniz tüm olay örgüsü nereye varır? Eğer gerçekten özgür bir seçiminiz varsa, bu en üzücü sonuçlara yol açabilir. İyi ama usta sanatkardan çıkan bir sanat eserinin zevk vermesi gerekir, dert değil.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1823684287134040327","created_at":"Wed Aug 14 11:33:11 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GU8AC68XsAAvwbx.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"lavender (1).svg"},{"id":202408131446,"full_text":"Kendini bütünden ayrı gören\nEgo-nefs-kişi ne ki?\n\nBen-sandığınız\nAslında bir birikinti...\n\nHem de burnunuzu her karıştırdığınızda gün-yüzü gören türden...\n\nÜzerine farkındalık ışığı düşmediğinde ortaya çıkan zararlı bir etkiden ibaret...\n\nAlışkanlık yaratığının\nReflekslerine itibar etmeyi bıraktığınız anda kaybolur birden\n\nAslında koltuk altı kokusu gibi...\n\nVe yıkanmak için zaman ayırdığınız anda kaybolur, temizliğe doğru kutsal yolculuğa başladıktan yıllar sonra filan değil!\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1823370567669395701","created_at":"Tue Aug 13 14:46:34 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GU3pkIyX0AAMnS_.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"floral-design (2).svg"},{"id":202408130754,"full_text":"Hayat tecrübesi...\nBoşlukta asılı duran geçmişin tozlu fotoğraflarından başka, etrafımızda yeni bir şeyler görme yeteneğimizi kaybediyoruz. \n\nVe böylece onlara bakıyoruz, bakıyoruz sonra düşünüyoruz: \"Çevremizdeki dünya neden böyle bir çöplük haline geldi?\" \n\nNeden sonra, sesler kesilip de ay-yüzü-nü gösterdiğinde âniden dünyanın, \"hafıza\" derler bu 'tozlu sûretler kolleksiyonu'yla hiçbir ilgisi olmadığını anlıyorsunuz.\n\nAma sâdece ben-sandığınızın bu hâle geldi, ne zaman ve neden olduğunu bile anlamadınız...\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1823266979093880988","created_at":"Tue Aug 13 07:54:57 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1823262123859877888/pr/img/hVZkKhtK7KQ_FdZ2.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1823262123859877888/pr/vid/avc1/498x498/GBunDwyp10xh-9re.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"cherry-blossom.svg"},{"id":202408120939,"full_text":"Ve dün, yarın, yarından sonraki gün ve hatta dünden önceki gün de sadece bu saniyede var olur. \n\nSâdece onları düşündüğünüz anda... \n\nYani eğer yarın aydınlığı seçip bugün karanlığa elveda demek istiyorsanız, aslında sadece karanlığı seçiyorsunuz demektir.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1822930779183231032","created_at":"Mon Aug 12 09:39:00 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1822928483531575296/pr/img/KgoLzpUkGw3nwFc-.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1822928483531575296/pr/vid/avc1/720x1280/-rmQHvLBK0hIX0CW.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"hibiscus.svg"},{"id":202408120815,"full_text":"\"Mutluluk\" kendi kendini açık eden bir kelime...\n\nBelki halk etimolojisi olabilir ama \"hediye: present\" \"şimdi: present\" kaynağından gelir. \n\nMutluluk, başka bir yerde değil tamamen şimdide olduğunuz zamandır. \n\nFiziksel acı bir yana, tüm acılarımız zihin tarafından geçmiş ve gelecek düşüncelerinden üretilir. \n\nZaten buradan ayrıldığında orada her zaman bizi mutsuz etmeye yetecek kadar malzeme olacaktır çünkü gelecekte ölüm vardır ve geçmişte onu kaçınılmaz kılan her şey vardır. \n\nMutsuzluk\n\"Şimdi değil\"\nHayatın, dün başarısız geçtiğini ve yarın da başarılı olma ihtimalinin pek mümkün olmadığını ifade eden bir zihin durumudur sâdece... \n\nBunu unutursanız kendinizi olduğunuz yerde bulursanız ve Nabokov'un dediği gibi \"şu ânın farkına varırsanız\"\n\nİşte bu, neredeyse her zaman doğal olarak mevcut olan mutluluktur.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1822909785685037265","created_at":"Mon Aug 12 08:15:35 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GUxEj94X0AAJH2F.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"lavender (3).svg"},{"id":202408120513,"full_text":"Öğreti ne kadar derin olursa, kullandığı kavramlar, dayandığı kelimeler o kadar az olur. Kelimeler çapalar gibidir; kendinizi gerçeğe sıkı bir şekilde bağlamanıza izin veriyor gibi görünürler ancak gerçekte yalnızca zihni esir tutarlar.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1822863936766493120","created_at":"Mon Aug 12 05:13:24 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GUwcZZdXwAMb12e.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower-pot (1).svg"},{"id":202408101953,"full_text":"Bir•çok insan bir nesnenin ya da sürecin gerçekliğine inandığında, o nesne kendini göstermeye başlar: \n\nBir mabette mucizeler gerçekleşir, toplumda sınıf mücadelesi patlak verir, Afrika köylerinde bir büyücü tarafından lanetlenen yoksul insanlar belirlenen zamanda ölür ve buna mümasil nice örnek vardır zira bu yaşamın temel mekanizmasıdır.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1822360767846580380","created_at":"Sat Aug 10 19:53:59 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GUpSw_hWkAAglsU.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flowers (6).svg"},{"id":202408081808,"full_text":"...\nDünyaya \"Ben\" demeyi öğrendiğiniz tümsekten, ten duvağın gerisinden baktığınız sürece, bunun için çok yüksek bir kira ödüyorsunuz.\n\n Peki karşılığında ne alacaksınız?\n\nGöz açıp kapayıncaya kadar geçen kabus dolu yolculuğunda var-sandığınız benliğinizi hangi belaların kovalayacağı hakkında bir fikriniz bile yok...\n\n[V. Pelevin Tercümeleri'nden]","created_at":"Thu, 08 Aug 2024 18:08:00 +0000","flower":"bluebell.svg"},{"id":202408071412,"full_text":"İçinde yaşadığımız sandığımız bu dünya, doğuştan bize öğretilen kolektif bir görselleştirmedir. Aslında bir neslin diğerine aktardığı tek şey budur.\n[V. Pelevin]\n\n","created_at":"Wed, 07 Aug 2024 14:12:00 +0000","flower":"lavender.svg"},{"id":202408070816,"full_text":"İşte ben, \nBir sabah vakti penceremin önünde oturuyorum.\n\nBana öyle geliyor ki\nPencerenin dışındaki dünyada\nAt kişnemesi, trafik gürültüsü ve insan uğultusu duyuyorum ve tüm bu sesler, huzurumu bozduğu için olsa gerek fenâ hâlde kızdırıyor beni...\n\nVe yine bana öyle geliyor ki gürültü, pencerenin dışındaki dünyada oluyor ve ben de buna öfkemle karşılık veriyorum.\n\nAma gerçekte, hem gürültü hem de öfkem bir bütün olarak tek bir şeydir.\n\nPeki bu bütün ne midir? \n...\nTanrı'nın bu ânı hayata geçirmek \nBâtından zâhire\nŞE'N OLAN OLARAK\nCANLANDIRMAK için \nBana yaşattığı zoraki bir kalıp\nBenimle ben olarak deneyimlediği bir model\n\nBu modeli şöyle bir misalle canlandıralım:\n\nKumaşın yapıldığı bir dokuma tezgahı var.\nKumaşın desenleri varsa, bunlar dokumacının her vuruşunda dikey çerçevede yavaş yavaş, iplik iplik görünürler ve kırmızı ya da mavi ipliğin anlamı kendisinde değil, gireceği desende ortaya çıkar.\n\nDünyamız da böyle bir kumaş gibidir ve biz de onun iplikleriyiz işte.\n\nBeni, bir iplik makarası gibi bu amaç için giyindi (yaratım) ve bu iplik benim ruhumdur ama o benim değil, Tanrı'nındır ve sadece ben-kalıbım tarafımdan boya gibi anbean renklendirilmiştir.\n\nEvet 'Dünya-m' benim tarafımdan yaratıldı.\n\nTanrı, sanki orada bir ben var ve bir de kişneyen bir at varmış gibi tezgâhını döndürüyor...\n\nAma bu, olayın, atların kişnemesi ve uğultulu seslerin benim öfkemle iç içe geçtiği evrensel dokunun bir parçası hâline gelmesi için gerekli bir kurgu.\n\nÜste üste gelen manâ dalgalarından maddî nokta ve bu noktalardan âlem cümlesi zuhûra geliyor.\n\nYani benim bu dünya hakkındaki deneyimim, onu doğuran şeyin ta kendisidir.\n\nAynı şekilde, atın kişnemesi ve pencerenin altındaki insanların gürültüsü de kendi konumlarından evrenin yaratılışına, anlık dokumaya birlikte katılırlar ve tüm bu iplikler tek bir noktadan geçen ışınlar gibi dokumacı tarağı (boşluk-nefes) aracılığıyla saflar sıklaştırılarak birbirine bağlanır ve olanlar olur...\n\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1821098142856540554","created_at":"Wed Aug 07 08:16:46 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1821093465217703936/pr/img/1jETn-Bw4QbFwfDP.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1821093465217703936/pr/vid/avc1/1280x720/k_fnT3zaoC80SXVY.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower (10).svg"},{"id":202408070538,"full_text":"- Hafıza, bize dünün gerçekten yaşandığına dair sağlam bir güvence verir ancak tüm bu hatıraların sabahın ilk ışıklarıyla birlikte ortaya çıkıp çıkmadığını kim bilebilir? \n- Pek anlamıyorum\n- Ben de\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1821058312290377856","created_at":"Wed Aug 07 05:38:29 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GUWvhi-XcAAZyGp.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"cherry-blossom (1).svg"},{"id":202408060900,"full_text":"İki gözün arasına kurulu hayalden perde\nIşık güneşten gelmese de var işte evde\n[A. Kadrî]\n\nYani bir ışık var körlerin bile bildiği...\n\n\"...\nBirden içim geçmiş\nBiraz uyudum ve rüyaya geçtim\n \nBu ne demek biliyor musun? \nUyumama rağmen\nUyumuyormuş gibi\nGörmeye devam ediyordum\n\nUyumamış olsanız bile, yine de bir rüya gördünüz, anlıyor musunuz? \n\nYani uyumakla uyumamak arasında bir fark yok, rüyanın sınırı yok\nHepsi aynı, bir rüya.\"\n\n[V. Pelevin tercümelerinden]","created_at":"Tue, 06 Aug 2024 09:00:00 +0000","flower":"flowers (1).svg"},{"id":202408060822,"full_text":"Zihnin kapılarından bilinmeyen geçemez.\nAma hayat her zaman bilinmeyene açılan bir kapıdır.\n\nTaze nefesle sürebilen hayat her zaman yenidir\nÖnceki bildiklerine dayanan Zihin her zaman eskidir\n\nDünkü nefes işe yaramaz\nHayat asla eski değildir\nZihin asla yeni değildir\n\nHayat ve zihin\nBu yüzden asla karşılaşmazlar\nKarşılaşamazlar!\n\nHayat, acının ateşi ile heyecanın hayaleti arasında, sözde özgür insanın dehşet içinde uluyarak koştuğu dar bir şerittir. \nVe tüm koridor sadece kafasının içinde!\n[V. Pelevin'den]","created_at":"Tue, 06 Aug 2024 08:22:00 +0000","flower":"lily.svg"},{"id":202408060817,"full_text":"Döndükçe ışık, biraz daha ışık geliyor diye Pelevin'den çevirmeye devam ediyorum, bir yer geliyor:\n\n❝ İnsan bir yere gittiğine, bir yerden geldiğine inanabilir. \nSalıncakta sallanan bir çocuğun, uçakta uçtuğunu veya ata bindiğini hayâl etmesi gibi. \n\nAşağıya indiğinde nereye gittiği ya da kiminle savaştığı o kadar da önemli olmayacak. Maneviyat yolunda, arayış içinde olan kişi, salıncakta sallanan o şaşkınla aynıdır. \n\nİnsanlar, gerçekliğin birbirine dikildiği canlı ipliklerdir. \n\nBir insanın, sabah uyanıp akşam uykuya dalmaktan başka geçeceği ne yolu olabilir? ❞\n\nTelefon çalıyor, ülkü kokan bir nefes\n\"Bak sana bir şiir okuyacağım, tam senlik\" diyor:\n\nHayaller kur tespih tanesi farz et\nHepsi de senindir otuz üç adet\nBırak kalsın orda hiç çekme zahmet\nİpliğe dizmeye değmez bu dünya\nKulpu yok ki neresinden tutasın\nSana göre lokma değil yutasın\nİçine gireni Allah kurtarsın\nÜstünde durmaya değmez bu dünya\n\nHayret diyorum hayr-et...\n\nOysa içinden aşk akmayan ırmaklardan, kokusu gelmeyen çiçeklerden nasıl yorulmuşum\n\n\"Bir•birini bulmak\" nedir bilmişim\nBir omuz bulmuşum\nBir ağaç gölgesi\nÇağlamışım\nBulanmışım\nDurmuşum\nDurulmuşum\nNeyse ne\n...\nVarmışım yokmuşum\nKime ne\n...\n","rest_id":"1820736011619430582","media":{"sira_no":191,"parca_adi":"Hicran kucağında","seslendiren":"T. Çevikoglu","url":"https://www.mediafire.com/download/vy6yus9e9m8epyo/hicrankucaginda.mp3","share":"https://benolanben.com/dinle/baska&191"},"created_at":"Tue Aug 06 08:17:47 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1820734214813237249/pr/img/wIfcngfKld6m0ypb.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1820734214813237249/pr/vid/avc1/512x640/WZ6HmUsrvX4LOT2u.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"gladiolus.svg"},{"id":202408060705,"full_text":"İnsan algısının sınırlamaları nedeniyle Tanrı, insana Tanrı olarak görünemez. Eğer kendimizi unuttuğumuz bir an için görebilseydik, artık başka hiçbir şeye bakmazdık ve bu yalan dünya yanılsaması ânında dağılırdı!\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1820717860118777926","created_at":"Tue Aug 06 07:05:39 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GUR9FBeXEAAvn1C.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"cherry-blossom.svg"},{"id":202408060458,"full_text":"Bir kelebek uçabildiği sürece kanatlarının ne kadar yıpranmış olduğunun bir önemi yoktur ve eğer bir kelebek uçamıyorsa, artık kelebek yoktur, hepsi bu!\n[V. Pelevin]\n\n","rest_id":"1820685774859206955","created_at":"Tue Aug 06 04:58:10 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1820685720551374848/pr/img/28pS3Tl6akVk_Hz3.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1820685720551374848/pr/vid/avc1/720x720/uSkfZkANsWkG2I8M.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower (2).svg"},{"id":202408041429,"full_text":"[GÜNÜN OKUMASI]\n\nYer-altındaki\nGök-yüzünden\n...\n\nYaşıyor göründüğüm şehir metrosuyla ilgili en güzel belki de en korkunç efsane çocuklar tarafından uydurulmuş; izci kamplarında uykudan önce anlatılan korku hikayelerden biri...\n\nKoğuşta hava karardığında, trenlerde uyuyakalan ve son istasyonu kaçıran insanların başına neler geldiğine dair hikayeler anlatmaya başlarlarmış. \n\nTren, metroya girdiğinde insanlar uyandırılır, vagonlardan sürüklenerek çıkarılır ve zincire vurulur. \n\nDaha sonra yıllarca yeraltında, yeraltının devasa organizmasını harekete geçiren o gizemli mekanizmaları çalıştırıp onararak yeraltında nice yıllar geçirirler. \n\nBunca zaman boyunca bir tür trans halindeydiler çünkü yiyeceklerine bir şeyler kondu. \n\nYaşlandıklarında ve artık çalışamaz hale geldiklerinde, bir gün kalabalık bir vagonda, işe giden insanların ortasında uyanıverirler.\n\nYeraltındaki hayatlarına dair hiçbir şey hatırlamazlar, sadece dün genç ve umut dolu olduklarını ve bugün ise artık yaşlandıklarını anlarlar.\n\nBitmez sandıkları hayatları sona ermiştir ve dün ile bugün arasında neler olduğuna dair hiçbir fikirleri yoktu...\n\n[V. Pelevin Tercümleri'nden]\n\n","created_at":"Sun, 04 Aug 2024 14:29:00 +0000","flower":"flower (2).svg"},{"id":202408010511,"full_text":"Çevremizdeki her şey, her an değişiyor ve dünya her an, bir öncekinden veya bir sonrakinden farklı koşulların toplamı olarak, anlık yeni bir yüz gösteriyor.\n\nKarşılaştığımız insanlar da sürekli olarak değişiyor ve zihinlerinin anlık kesitine ne tür düşünceler düştüğüne göre farklı davranıyorlar.\n\nDolayısıyla dünya sahnesinden buluşmamızın zamansal ve mekansal noktasını seçerken! tamamen gerçek bir büyüyle hatta belki de mümkün olan tek büyüyle meşgul oluyoruz çünkü her defasında hangi dünyaya girmemiz gerektiğine karar veriliyor!\n\nBirinde, pencereden düşen bir saksı begonyayı veya virajı alamayan bir kamyonu bekliyoruz, diğerinde bir yabancının yardımsever gülümsemesi veya kaldırım kenarında dolgun bir cüzdan bekliyor bizi ve hepsi aynı sokaklarda...\n\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1818877221617987993","created_at":"Thu Aug 01 05:11:37 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1818876651205181440/pr/img/FHC85Sv8bZmbPUlH.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1818876651205181440/pr/vid/avc1/500x500/HAWk9ASQTcoJRQht.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flowers.svg"},{"id":202407311644,"full_text":"[TERCÜME NOTLARI'NDAN]\n...\nTekrar ediyorum, mutluluğa giden tek bir yol var.\n\nOLANLA barşık olun, selam selam...\nİçinde bulunduğunuz anı, SANKİ SİZ SEÇMİŞÇESİNE tamamen kabul edin.\n\nŞu anda başınıza gelen her şeyi kabul edin çünkü bu Tanrı'nın isteğidir.\n\nBunu yapıp rahatladığınız anda, insan için mevcut olan tek özgürlüğün burada yattığını fark edeceksiniz \n\nAtalarımız neden özgürlüğe “irade” adını vermişler sanıyorsunuz? \n\nÇünkü özgürlük Tanrı'nın iradesinin, birinin kendi iradesi olarak tamamen kabul edilmesidir. \n\nBu iradeyle herhangi bir anlaşmazlık, derhal ve pek şiddetli bir şekilde cezalandırılır ve bu ceza, özgür olmadığınızı ve mutsuz olduğunuzu hissetmekten ibarettir.\n\nBenim derdim ne siyaset ne de cinsiyet formu filan...\n\nBen zamanın şu ânından, şimdi olandan bahsediyorum efendim...\n\nMutsuzluk, her zaman içinde bulunulan ânın, olduğu gini değil de olandan farklı olması için verilen mücadeleden doğar daima... \n\nTanrı her şeye kadirdir, mutlak egemendir. Seninle sen olarak onar ve ne isterse yapar, sen 'canım öyle istedi de yaptım' sanırsın.\n\n Daha da ötesi, “sen-ifadesini” tam olarak size atanan şeye katıldığınız ya katılmadığınız için damgalıyor.\n\nAma bu oyuna çok sinsi bir şekilde karşılık verebilirsiniz.\n\nOnunla savaşmayın\nOlanla kavga etmeyin\n\nSadece siz olarak kabul ettiğiniz şeyin ortaya çıkışını ve yok oluşunu izleyin ve bırakın vâr-oluş bu yükü taşısın.\n\nDönen bu vodvil oyununda gizlice, kapıyı çarpmadan veya kimsenin ayağına basmadan, kimseyi uyandırmadan uzaklaşın. \n\nBöylece kimse oradan ayrıldığınızı fark etmez bile.\n\nBunun olması için hayatınızdan vazgeçmenize filan gerek yok, hoş bir hayatınız da yok...\n\nBunun olması için\nHiçbir şey yapmanıza gerek yok. \n\nBırakın nokta açılsın, cümle serilsin\nBırakın olaylar olaylar gelişsin\n\nSadece bir şeylerin olmasına güzellikle izin ver. Olacak olan sen izin vermesen de olacak!\n\nAma kontrolü elinde sanan sen, ahmak, nedense her saniye hayali dizginleri çekiyorsun ve sarhoş bir arabacı gibi kara gökyüzüne bağırıyorsun: \n\n\"Oha! Dur artık!\"\n\nSanki bir şey yapmaya muktedirmişsin gibi. \nSanki gerçekten orada varmışsın gibi.\n\nSadece Tanrı, sadece kaynak, sadece mutlak, sadece bu ulu karmaşayı yaratan güç var. \n\nO halde bırakalım düğümü, düğümü atan çözsün ve kendi yükünü kendi taşısın.\n\nSen var olduğun ve kaderle mücadele ettiğin sürece Tanrı senden daha güçlüdür. \n\n“Var-sanmayı” bırakın, her şeyi tamamen ve çekincesiz kabul edin ve en büyük hile kurucuyu alt edin; tabii eğer onun isteği buysa. \n\nÇünkü onu ancak ona tamamen teslim olarak yenebilirsin.\n\n\nSen olmadığın yerde kimse seni yakalayamaz.\n\n\nO, siz-ifadesine sevinç pompaladığında, sevinin. Size acı pompaladığında, acının tadına bakın\n\nAma ne bu sevinçte ne de bu kederde “sen” olmasın. İçinde sadece Mevcut olan olsun. Zevki ve neşeyi sahiplenme, tutunma onlara.\n\nÖzgür olmak için Tanrı'yı sevmek şart değildir. Ya da daha da önemlisi ondan nefret etmek.\n\nSen-sandığınızla\nOLAN Hiçbir şeyi durduramazsınız. \nHiçbir şeye yardım edemezsiniz. \nYapabileceğin tek bir şey var:\n\nOrtadan kaybolun\nVe bırakın öyle olsun.\n\n[V. Pelevin'den]","created_at":"Wed, 31 Jul 2024 16:44:00 +0000","flower":"flower (8).svg"},{"id":202407311535,"full_text":"Rota oluşturuldu...\n\n- Rotam programlı olarak içimde çiziliyor\n\n- Ve senin rotan da kimyasal olarak senin içinde çiziliyor. \n\nSonra ışığa ve mutluluğa gidiyormuş gibi hissettiğinde, bir parça şeker daha almak için sadece dahili bakıcına gidiyorsun. \nÜstelik bunun sen olduğunu bile söyleyemezsin. \n\nBu sadece \"Şeker al\" \"Onu ara\" komutunu çalıştıran, kimyasal bir bilgisayardır.\n\nHiç kimse onu iptal etmedi ve asla da iptal etmeyecektir. \n\nİşin garibi tüm bunların içinde \"sen\" diye-bileceğin elle tutulur bir şey yok...\n\n[V. Pelevin'den]\n\n","created_at":"Wed, 31 Jul 2024 15:35:00 +0000","flower":"flowers (2).svg"},{"id":202407310404,"full_text":"Zihninizi, huzursuz kuşlarla dolu bir kafes olarak hayâl edin.\n...\nSonra kapıyı ardına kadar açın. Zihninize gelen \"Ama ama...\" kalıplarına tutunmayın. \n\nİçerde bir tane bile bırakmayın;\nHer ne iseler, deneyimlerimiz için gerekli değiller, gerçekten...\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1818497867910087158","created_at":"Wed Jul 31 04:04:12 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GTyaLIxXUAA-y7z.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"rose (3).svg"},{"id":202407301904,"full_text":"Ölümden sonra bizi neyin beklediği sorusu, bir kostüm balosundan sonra Harlequin'i neyin beklediği sorusu kadar anlamsızdır. \n\nOnu hiçbir şey beklemiyor çünkü Harlequin yalnızca bir maske olarak var oluyor. \n\nBana öyle geliyor ki hayatta bizi bir şeylerin beklediğini söylemek daha doğru. \n\nVe ölüm hayata uyanıştır!\n\nAma bundan uyanan biz değiliz çünkü biz de etrafımızdaki her şey kadar bir yanılsamayız. \n\nÖlürken! olduğumuzu sandığımız şeyden uyanırız.\n\nNot: Harlequin, Commedia dell' Arte tiyatrosunda yama işi kıyafetler giyen soytarıymış. \n\n[ Viktor Pelevin tercümelerinden]\n\nÇok ince bir zevk...","created_at":"Tue, 30 Jul 2024 19:04:00 +0000","flower":"iris.svg"},{"id":202407301848,"full_text":"- Gerçekten, insanın evrim yoluyla hayvanların üzerine çıktığını mı düşünüyorsun?\n\n- Elbette\n\n- Peki siz buna inanmıyor musunuz?\n- Hayır, daha çok alçaldı. \n\n- Nasıl yani?\nBugün sadece emekli bir milyoner bir hayvanın yaşam tarzını karşılayabilir:\n\nDoğada bedeni için en uygun iklim koşullarında yaşamak, çok fazla hareket etmek, organik yiyeceklerle beslenmek ve hiçbir şey için endişelenmemek. \n\nBir düşünsenize hayvanların hiçbiri çalışmıyor.\n\n- Peki ya sincaplar, fındık toplarlar işte...\n- İyi de güzelim, bu iş değil. \nEğer sincaplar sabahtan akşama kadar birbirlerine ekşi ayı *oku satıyor olsalardı, bu iş olurdu. \n\nFındık toplamak bedava alışveriş. \n\nSadece insanın kendi suretinde yetiştirdiği sığırlar çalışır...\n\nHâ bir de insanın kendisi...\n\n[V. Pelevin tercümelerinden]","created_at":"Tue, 30 Jul 2024 18:48:00 +0000","flower":"fern-plant.svg"},{"id":202407301742,"full_text":"Kaybolmak isteyen insanlar için, üç beş çam ağacına filan gerek yok, onlara sâdece iki isim verin yeter:\n\n• Özne\n• Nesne\n\nVe insanlar birbirleriyle kelimeler hakkında tartıştıkça kendi yarattıkları bataklığa batarlar, çırpındıkça boğulurlar.\n\nBunlar, deyim yerindeyse her birinin konuşmaya ve düşünmeye başladığı andan itibaren gözlerine taktıkları at gözlükleri gibidir.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1818341316662804933","created_at":"Tue Jul 30 17:42:07 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GTwLySDW8AEjO4F.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"cherry-blossom (2).svg"},{"id":202407301703,"full_text":"Aslında her şeyi tastamam anlamak için üç saniye, sâdece üç saniye sâkince durmak yeterliydi. \n\nAma bu üç sessiz saniyeyi nereden bulabilirim? Kimin hayatında var ki böylesi boşluk? \n\nHem sâdece yaşayamamakla kalmıyoruz, aynı zamanda şimdi burada olamadığımız için yaşamdan kaçarken ölüp gidiyoruz ve yine de kendi hayallerimizi gerçekleştirme merakı yüzünden bir an bile duramayacak kadar meşguluz.\n[V. Pelevin'den]\n\n","rest_id":"1818331554030002387","created_at":"Tue Jul 30 17:03:20 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/media/GTwC6M9XYAAHJuc.jpg","url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"sakura.svg"},{"id":202407281306,"full_text":"Tüm yaşam bir an için vardır. Şu anda olan da tam olarak bu ve bu paha biçilemez bir hazinedir.\n[V. Pelevin]\n\n","rest_id":null,"created_at":"Sun Jul 28 13:06:20 +0000 2024","url_photo":null,"url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flowers (6).svg"},{"id":202407251254,"full_text":"\"Sen pilâv degülsin her kimesneyi mes'ûd idemezsin mîrim.\"\n\nÖnümüzde pilav var\nNe duruyorsun bütünleş\n...\nZihin yorum yapmayı bıraktığında geriye yalnızca pirincin saf tadı kalır ve kişilik kaybolur. \n\nVe kişilik ortadan kaybolduğu anda acı da doğal olarak yok olur. \n\nZira kişilik ve acı aynı malzemeden yapılmıştır. \nBirinden ayrıldığımızda diğerinden de ayrılırız.\n[V. Pelevin]\n\n","created_at":"Thu, 25 Jul 2024 12:54:00 +0000","flower":"lotus.svg"},{"id":202407251238,"full_text":"[OKUMA NOTLARI'NDAN]\n...\nVe birdenbire, Tanrı'nın dünyadaki tek ruh olduğunu ve diğer tüm yaratıkların onun içinde dans eden bir nev'i mekanizmalardan başka bir şey olmadığını anladım ve bu mekanizmaların her birini bizzat kendisiyle doldurduğunu ve her birinin içine bütünüyle girdiğini fark ettim zira O'nun için hiçbir şey küçük değildi...\n\nTanrı'nın birbiriyle çarpışan ve beni yaratan binlerce farklı güç şeklini aldığını anladım – ve ben, Levitanlı Semyon, kel kafam ve gözlüklerimle, hepsinin Tanrı'dan yaratıldığını ve içimde Tanrı'dan başka hiçbir şey olmadığını ve eğer bu en yüksek aşk değilse, ne olabilir, o zaman aşk nedir? \n\nPeki buna nasıl cevap verebilirim? Nasıl? Çünkü Levitanlı Semyon'un olmadığını sadece ölçülemez olanın var olduğunu ve onda benim özüm ve tohumumun var olduğunu ve bunun, sıkıcı dünyanın geri kalanının üzerine sarıldığı şey olduğunu anladım.\n\nVe tüm hayatımız boyunca kendimize ve birbirimize şikayet ettiğimiz tüm bu vahşi kargaşa, ancak anlaşılmaz, güzel, şaşırtıcı, hiçbir şeye benzemeyen sevginin enkarne olabilmesi, somutlaşabilmesi, tecelli edebilmesi için var olur ki \n\nÖyle ki öznesinin ve nesnesinin kim olduğu bile söylenemez çünkü onun sonunu ve başlangıcını takip etmeye, iz sürmeye çalışırsan, gerçekte ondan başka hiçbir şeyin olmadığını anlayacaksın, sen ve o gerçekten birsin ve sen dediğin onun akıştaki bir hali, kendine bakıyor, hepsi bu...\n[V. Pelevin]\n\n","created_at":"Thu Jul 25 12:38:14 +0000 2024","rest_id":null,"url_photo":null,"url_video":null,"expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flower-bouquet.svg"},{"id":202407250905,"full_text":"Ve birdenbire, Tanrı'nın dünyadaki tek ruh olduğunu ve diğer tüm yaratıkların onun içinde dans eden bir nev'i mekanizmalardan başka bir şey olmadığını anladım ve bu mekanizmaların her birini bizzat kendisiyle doldurduğunu ve her birinin içine bütünüyle girdiğini fark ettim zira O'nun için hiçbir şey küçük değildi...\n[V. Pelevin]\n\n","rest_id":"1816399297975382192","created_at":"Thu Jul 25 09:05:14 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1816393041520869376/pr/img/V8lWommGe4fOVVk8.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1816393041520869376/pr/vid/avc1/498x498/v2zIbkH-xhtFrawx.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"floral.svg"},{"id":202407240439,"full_text":"Bir kediyi doğru şekilde kullanma sanatı, ölmeden önce mutlaka öğrenilmelidir. Aynı şey susmayan zihin için de geçerlidir.\n[V. Pelevin]\n\n","rest_id":"1815969965339476084","created_at":"Wed Jul 24 04:39:13 +0000 2024","url_photo":"https://pbs.twimg.com/ext_tw_video_thumb/1815969899509891072/pr/img/GpgqyO3xLhOCocwn.jpg","url_video":"https://video.twimg.com/ext_tw_video/1815969899509891072/pr/vid/avc1/720x1008/QQR4k4kOcv6iWnPL.mp4?tag=12","expanded_url":null,"abonelik":false,"flower":"flowers.svg"}]